Merhaba! İçindeki her yazıdan ayrı bir not çıkarıp, içime işlediğim kitabı anlatmak istedim ben bugün. Aslında okuyalı bayağı oldu bu kitabı ama Ali Lidar yayınladığı tüm kitaplarıyla blogumda olmalı diye düşünüyorum, yaşamımda anlamı çok büyük yazarlardan çünkü.
Ali Lidar okuyanlar bilir, samimiliğiyle çoğumuzun gönlüne taht kurmuştur Eskişehir Dükü. Dük mevzusunu belki biliyorsunuzdur, bilmeyenler için bir yazısındaki açıklamayı ekleyeyim buraya;
Yıllar önce sıkıldığım manasız bir akşam saatinde kendimi dük ilan edivermiştim. Başlarda kimse sallamamıştı haliyle. Ama ısrarla kendimi Dük olarak tanıtmayı sürdürdüm Mercedes'li abim gibi. Sonra sonra alıştı insanlar. Ali diyen, abi diyen, mesleğimden dolayı hocam diyen, yazar diyen, şair diyen, oğlum diyen, lan diyen bir sürü insan var etrafımda. Ama itiraf ediyorum, duyunca yüzümü güldüren en sevdiğim hitap "Sayın Dük'üm..."
Yazı daha güzel bir şekilde ilerliyor ama onu da siz kitabın içinde okumalısınız bence.
Z Raporu her Ali Lidar kitabı gibi anlatamadığımız iç yaşantımızı, içimizden geçenleri bir bir sayıp döken ve yüzümüze vuran bir anlatımla yazılmış. Aynı zamanda bu sefer öyküler de eklenmiş bu kitabın içine.
Ben genel olarak Ali Lidar'ın anlatılarını sevdiğim için kitabı yine çok sevdim. Sanırım cümlelerin normal bir sohbet esnasında söyleniyor gibi yazılması bu anlatıların en güzel ve çarpıcı özelliği.
"Her gelmenin gelmek demek olmadığını, haliyle de her gitmenin aslında gitmekten sayılamayacağını çok küçük yaşta öğrendim."
"Kitap okurken senin sevebileceğin yerlerin altını çiziyorum, radyoda sevdiğin şarkılar çıktığında ben sevmesem de koşulsuz bir saygıyla sonuna kadar dinliyorum ve annemle günde en az bir kez senden konuşuyoruz..."
"Okuduğum her satırda, içtiğim her dublede, tuttuğum her oruçta, sevdiğim her kadında kendimden bir şeyler arayıp durdum. Dolayısıyla da her şeyle kurduğum ilişkinin öznesi hep ben oldum. Şimdi biri kalkıp bana bencilsin dese kızarım. Peki bu hal, bu yaşantı bencillik değil de ne?"
Sondaki alıntıyı da şimdi 'İdealize Etmek' yazısına eklemek isterdim ama yayınlanalı bayağı oldu. Sağlık olsun.
Okuyun, Eskişehir Dükü'nün her kitabını okuyun! Başladığınız andan itibaren su gibi gidiyor zaten özellikle anlatıları. Kitabın ne ara bittiğini bile anlamıyorsunuz. 'Tesirsiz Parçalar', 'Alengirli Şiirler', 'Z Raporu' hatta artık 'Yolun Başı'!
Bu arada ben bu kitabı 8.Kadıköy Kitap Günleri'nde Ali Lidar'dan imzalı olarak almıştım. İmza günü olmamasına rağmen denk gelmiştik ve kendisine çok rezil olduk. Bir yazıyla da onu anlatmak istiyorum ama burayı daha fazla meşgul etmemeliyim sanırım.
Sağlıkla kalın!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder