5 Şubat 2017 Pazar

Şiir Mi Demiştiniz?

Bugün blogumda seriler olursa daha kolay içerik üretebileceğimi düşünerek ilk serime başlama kararı aldım. Ne sıklıkla yaparım bilemiyorum ama okuduğum şiir kitaplarındaki en güzel kesitleri, en güzel şiirleri sizlerle paylaşmaya karar verdim. Böylece şiirle ilgilenenler için şiir kitabı önerileri yapmış olacağım hem de ben genelde tanınmamış şairleri okumayı sevdiğimden böylece kıyıda köşede kalmış mükemmel şairlere de bir faydam olmuş olacak.
Bakalım neler var.. :)


  • İbrahim Tenekeci'yi belki bazılarınız duymuştur. Özellikle Tumblr ortamında fazla fazla paylaşılmaya başlanan bir şair kendisi. Ben de 'Üç Köpük' adlı şiir kitabından bir şiir paylaşmak istiyorum sizinle.
SAVUNMA

I
Mutluyum, çünkü galip gelmedim
Cana ferahlık veren o gizemli sarnıçtan
Arklar açmalıyım bahçesine kalbimin.

Mutluyum, çünkü galip gelseydim
Madalyam olacaktı, yüreği kangren yapan
Ve bir gururum, kendini okşatan.

Mutluyum, çünkü yenilmeseydim
Ey hırs, ben senin ürkek ülkenim-
Diye bitmeyecekti şiirim.

II
Gidenleri öp benim için, çünkü benim
Ceylan bakışlı bir kırlangıçtan
Bile mahcup bir ruhum var.
Buruk bir ömrü yaşasa da bedenim
Mutluyum, çünkü hala kılıçtan
Utanan bir boynum var.

Aranızda şiir yazarlar varsa şu tartışmayı duymuşlardır belki; şiir yazarken başka şiirler okunulmamalı, etkisinde kalarak yazarsınız ve özgün olmaz şiiriniz yada tam tersi insanın kendini şiirlerinde var edebilmesi ve kendini bulabilmesi için çok fazla şiir okuması gerek diye. Ben lisedeki öğretmenimden de öğrendiğim kadarıyla ikinci olarak bahsettiğim şeyin doğru olduğunu düşünüyorum. Yani kendinizi fark edebilmeniz ve içinizdekini çıkarabilmeniz için bol bol okumalısınız, okumadıkça pireyi deve yaparsınız, kendinizden fark etmeden dağlar yaratırsınız hem de henüz dağ taş bile değilken. 
Bu yüzden edebiyat öğretmenimin bana önerdiği şeyi size de önermek istiyorum ben; okuyun! hatta bazı şiirlerin devamını siz yazın, sonra bunları saklayın, ara sıra açıp okuyun, değişiklik yapıp ne tarafta yol kat ettiğinizi görün ve kendi şiirlerinizi yazmaya o şekilde devam edin.
İbrahim Tenekeci'nin şiirleri bence bu uygulama için en güzel şiirler, tavsiye ederim.


  • Tuna Kiremitçi bu aralar şarkılarıyla ün kazanmaya başlamış bir şair. Aslında müzisyenlikle başlamış, besteleriyle birlikte şiirler de yazıyormuş. Yaşı büyükler bilir, Kumdan Kaleler adlı grubu. Tuna Kiremitçi bir zamanlar bu grubun bir üyesiymiş. Grubun müziklerini de dinlemenizi tavsiye ederim, şahsen pop müziğinden sıyrılıp gerçekten içe dokunan müzikler arayanlardansanız aradığınız şeyi bulmuş olacaksınız. Ben Kiremitçi'nin 'Bazı Şiirler Bazı Şarkılar' adlı kitabındaki birkaç şiiri sizlere sunuyorum.
Yolda İki Kişi

Filmler anlatmayı seviyordun ona;
"Two For The Road", "Anasını Kuzusu",
başını göğsüne yaslayıp
uzak bir geçmişe seninle açılmasını.

Anımsıyor mudur dersin
uydurduğun masalları? Yeni öyküler
bulmak için evini terk eden ama sonunda
bütün bunların kendi öyküsünü
kurduğunu gören prensesin
acemi kurgusunu?

Bir törenler geçidi sanki aşk,
uzaktan uzağa tutulmuş bir lades ya da.
Belki bir gün, sana elini uzattığında,
karaltılı yılların ardından eski bir
jeneriğin belirdiğini görerek
sıçrayacaksın: "Aklımda!"

Kağıt Üstünde

Ayrılmak vardı, onu yaşadım.
Seher yerine ansızın günü.
Kendine yönelmiş bir anında
                        kımıldanışını, akrebin.

Sırlarıyla suskundu kadınlar,
erkekler alışamamıştı telaşla
kurduğum dostluklara. Orta yerde
unutayazdım; döndüğüm hangisiydi,
kimlerden kopmuştu derime sinmiş
tütünle ter kırması koku Bulanlar
aramış olanlardı. -Ben kağıt 
üstündeydim,
                      bütün savaşlara vardım.

Murathan Mungan
  • Murathan Mungan kadar iyi bir şair var mı acaba? :) Okuduğum şairler arasında en çok kendinize benzeteceğiniz şairdir sanırım kendisi. O kadar içten ve hayatın ortasından bir şeyler bulup yazıyor ki, yazdıklarını okurken mest olmamak elde değil. Ben 'Yaz Geçer' adlı kitabından birkaç şiir ve yazı koyuyorum şimdilik buraya. 
Ben 11.sınıfken ilk şiir yazmaya başladığımda çok sevdiğim Edebiyat öğretmenimize gösteriyordum şiirlerimi. Bana düzeltmem ve çalışmam gereken yerleri gösteriyordu. O zamanlar da Murathan Mungan'ı bilmiyordum, bir anda şiir alanına merak salmıştım ve henüz çok fazla şair okuyamamıştım ki kendimi hala okumuş saymam, sanırım hiçbir zaman yeterli olmayacaktır insanın okudukları. Böyle bu şekilde giderken 4-5 şiir sonra öğretmenim bana, "Murathan Mungan'ı biliyor musun?" diye sormuştu. Meğerse şiirlerim şekil olarak hatta bazen içerik olarak bile onu andırıyormuş. Bunun üzerine Murathan Mungan'ı da hemen okumaya başlamıştım tabi, hala da çok severek okurum. Sanırım biraz da bu yüzden ben Mungan'ın şiirlerinde kendimi çok buluyorum. 

Yalnız Bir Opera
...
Şimdi biz neyiz biliyor musun?
Akıp giden zamana göz kırpan yorgun yıldızlar gibiyiz.
Birbirine uzanamayan
Boşlukta iki yalnız yıldız gibi
Acı çekiyor ve kendimize gömülüyoruz
Bir zaman sonra batık bir aşktan geriye kalan iki enkaz olacağız yalnızca
Kendi denizlerimizde sessiz sedasız boğulacağız
Ne kalacak bizden?
bir mektup, bir kart, birkaç satır ve benim şu kırık dökük şiirim
Sessizce alacak yerini nesnelerin dünyasında
Ne kalacak geriye savrulmuş günlerimizden
Bizden diyorum, ikimizden
Ne kalacak?
...
aşkın bir yolu vardır
her yaşta başka türlü geçilen
aşkın bir yolu vardır
her yaşta biraz gecikilen
gökyüzünde yalnız bir yıldız arar gözler
gözlerim
aşkın kuzey yıldızıdır bu
yazları daha iyi görülen
Ben, öteki, bir diğeri ona doğru ilerler
ilerlerim
zamanla anlarsın bu bir yanılsama
ölü şairlerin imgelerinden kalma
Sen de değilsin. O da değil
Kuzey yıldızı daha uzakta
yeniden yollara düşerler
düşerim
bir şiir yaşatır her şeyi yaşamın anlamı solduğunda
ben yoluma devam ederim. Bitmemiş bir şiirin ortasında
Darmadağınık imgeler, sözcükler ve kafiyeler
yaşamsa yerli yerinde
yerli yerinde her şey.
...
1986-87, İstanbul


YAZ BİTTİ

yazın bittiği her yerde söylenir
söylenmeyen şeyler kalır geriye

ve sonra hiçbir şey olmamış gibi
ağır, usul bir hazırlık başlar
uykuya benzer yeni bir mevsime

orda burda, ev içlerinde, kır kahvelerinde, deniz kenarlarında
incelen yazın akşam esintilerinde
zaman usulca sıyrılır aramızdan
ta içimizde duyarız gelecek günlerin geçmişini
başka ne gelir elimizden
büyük bir uzaklığa gülümseyerek
geçiştiririz
ıskaladığımız şeyleri

yatıştırıcı rüzgarlar
dışa vurur içimizdeki lodosu, poyrazı, günbatımlarını
saklar bizi
gözlerimizdeki hüzne "dinginlik" adını verir
"seni iyi gördüm", diyenler
biz de iyi hissederiz kendimizi
elimizden başka ne gelir ki
...

Ben şimdilik bu kadarla bırakıyorum, devam edersem çok sıkıcı olacaktır, hem yeni başlayanlar için de fikir olmuştur zaten bu kadarı. 

Sağlıkla ve şiirle kalın!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder